İşve senin sitem senin naz senin (Koşma)

Bak hey gülüm sana bir söz söyleyim

Zülüf senin beden senin yüz senin

Sen bu dilden söyler isen ne deyim

O dil senin dudak senin söz senin

 

Gülün aynasından güle yar bakar

Gahi kaşların yıkar gahi güler

Kim nazar edince kalbimi yakar

Ayna senin nazar senin göz senin

 

Yar yaylada gah hükmü geçer sefa

Gahi incinir de eylersin cefa

Her nefes değişir belki on defa

Bahar senin kış şenin hem güz senin

 

Yaylada çeşit çeşit ruzgar eser

Gahi latif gahi buz gibi keser

Gah barışır gahi taş gibi küser

İşve senin sitem senin naz senin

 

Yayla gülü görünürsün her gülden

Gülşeninde avaz eyler bülbülden

Her perdeden çalar söyler her dilden

Mızrap senin perde senin saz senin

 

Yardan ayrı kalsam yar sitem eder

Seni gönlünde bulan da yar nider

Mülküne de ancak yar gelir gider

Çoban senin yayla senin yoz senin

 

Sana darılsam yarelenirmiş yar

Aşığın kuldan özge de neyi var

Sirette ahmede eylemiş karar

Siret senin suret senin öz senin

 

 

yoz: sürü

14 Nisan 2016
Okunma
bosluk

Kullar ölsün (Koşma)

Ala gözlerini sevdiğim güzel

Sar kara zülfüne de kullar ölsün

Memeleri domur domur terlemiş

Sil kara zülfüne de kullar ölsün

 

Vara vara vardım da sinesine

Gövel ördek de öter yaresine

Ben bu yari sevsem de ölesine

Gel kara zülfüne de kullar ölsün

 

Bahar gelir bahçalarda gülleşir

Yazı gelir yazılarda yaslaşır

Benim yarim onbeşinde boylaşır

Gel kara boyuna da eller ölsün

 

El ettim de el ettim de elaman

Yar gelmiş de duymadım ben vay aman

Benli sunam sana yandım yar aman

Gül kara zülfüne de eller ölsün

 

Bülbül olup gözlerini süzersin

Bahar deyi güllerine yanarsın

Üç gün geçmez ellerimde solarsın

Sol kara zülfüne de kullar ölsün

 

Ahi kul ahmedim bağlar bozulmuş

Güz gelmiş de bülbül gülü terketmiş

Ben dost arar iken akşam ol’vermiş

Bil kara zülfüne de kullar ölsün

 

 

ahi kul ahmed nasibidir

16 Şubat 2016
Okunma
bosluk

Sevdalı lebler (Koşma)

Ela gözlerini sevdiğim güzel

Hazanı göğnüme ağdırma benim

Eza sözlerine yandığım güzel

Hazanı göğnüme ağdırma benim

 

Aman ağalarım söyler beylerim

Bir ataş düştü de ağlar gezerim

Iraktır yolların bağlar niderim

Kaderi göğnüme çözdürme benim

 

Tatlıdır dilleri yumuş tutturam

Nazlıdır halleri biliş eyleyem

Babalın boynuma gelin neyleyem

Kıymatı kendine bindirme benim

 

Bir mani söyle gülüm ha ezelden

De hadi varsa bir eylik tezelden

Bu gönül geçmez akçedir güzelden

Güzeli gazele eş etme benim

 

Şu kara zülfüne kullar dayanmaz

Ay düşe mahına eller uzanmaz

El sözü düşmeye kemler dolanmaz

Gezeni konağa kondurma benim

 

Ak memeleri domur domur terleye

Ala gözler ağıt düzer çekmeğe

Ben şu yare niza etsem boylaya

Nazarı duaya çavdırma benim

 

Bahar geçer yazı eyler güz gele

Ömür sazı kışa çalar gün gele

Ben bu ömrü yele verdim gel hele

Sorgumu kabrime indirme benim

 

Gülüm gülşenim boz viran eyledi

Bağ-ı irfanımı cehle söyledi

Nice yolu şirke pazar eyledi

Feleği deccale ağdırma benim

 

Güzelim güzelim hele gel şöyle

Oturak nazara hele gül şöyle

Namahrem olmaz gel hele gel şöyle

Sevdayı leblere saydırma benim

 

Ben güzele yanar isem kime ne

Bahar geçmiş hazan olmuş diye he

Ağıt düzer ömür sazı güle de

Kavlini yazgıdan çevirme benim

 

Neyleyim güzelim neyleyim seni

Baharı denkleyim sarmaya demi

Kararım kavidir dönmezem beri

Cihanı başıma ağdırma benim

 

Söyleyin ağalar beyler neyleyim

Usul boyla ince beli denkleyim

Hele gel de memelerin emeyim

Elleri boynuna uğratma benim

 

Aşığa sorulmaz mektep meşrebi

Kul ahmet yanılmaz bir Muhammedî

Yazdığı irşad eyler güzelleri

Çirkini kıçına döndürme benim

 

 

aşık ahi kul ahmede yazmak nasib olmuştur

10 Temmuz 2013
Okunma
bosluk

Allah’ını seversen (Semai)

Algın algın bakan güzel

Süz Allah’ını seversen

Uğrun uğrun kaçan güzel

Gel  Allah’ını seversen

 

Gönül ince taze arar

Onbeşine bassa yeter

Beşi birlik döşde çavar

Tak Allah’ını seversen

 

Edep erkan güzel harcı

Baha ister gönül şavkı

Bir soysuza varır bahtı

Git Allah’ını seversen

 

Huyu güzel gönlü zengin

Beli ince hali düzgün

Bir yiğide vara görsün

Yan Allah’ını seversen

 

Turnalarla selam salar

Bir gönüle sırtın dayar

Bahçalarda güle ağlar

Gül Allah’ını seversen

 

Seni sevdim deyu eller

Eller deyu küser güller

Sabah akşam kulun kollar

Bak Allah’ını seversen

 

Allah güzel, güzel sever

Can canana yanar ağlar

Dostluk güzel sohbet karar

Et Allah’ını seversen

 

Bir güzele ömür verdim

Ömre sazdır gülüm benim

Goncasını yare yazdım

Aç Allah’ını seversen

 

Güzel sevmek günah değil

Kadı versin hüccet eğil

Senden alsam berat kavil

Ver Allah’ını seversen

 

Dört kitaba mana düştüm

Düştüm amma cana yordum

Bir kul iken baha oldum

Gör Allah’ını seversen

 

Bu sevdanın yolları zor

Can elinden cananı kor

Bencileyin sevmeyi gör

Gör Allah’ını seversen

 

Katre idim derya içtim

Boydan aştı aşka düştüm

Aşk boyadı kane ben’im

Gör Allah’ını seversen

 

Dal boyuna aşık oldum

Gül domurun sorgu ettim

Bir onbeşe yazgı düzdüm

Gel Allah’ını seversen

 

Halden erir yürek yağı

Yeldir yeldir geçer çağı

Üç Osmanlı avrat bağı

Çöz Allah’ını seversen

 

Çirkin güler güzel ağlar

Düşman güler dostlar ağlar

Bu kervanı kimler bağlar

Boz Allah’ını seversen

 

Kol doladım ince bele

Göz mizanım aşkı içe

Kim söylemiş ele güne

Bak Allah’ını seversen

 

Geçti yazım geldi güzüm

Yar olmadı gönül sazım

Biri yaşım biri ölüm

Aah Allah’ını seversen

 

Siyah zülfü ak gerdana

Domur göğsü aç kuluna

Ziyan etmem al koynuna

Gör Allah’ını seversen

 

Dosttan gelir kahır bela

Gül söylenir ahir daha

Od gönülde yanar naza

Yan Allah’ını seversen

 

Ahi ahmed karar etmez

Bir seviye ömrü yetmez

Cübbe ile döner dönmez

Hay Allah’ını seversen

 

EN SON KITANIN AÇIKLAMASI: ahi ahmedin karar etmemesi ahi olan biz ile ahmed olan peygamber efendimizin karar etmemesidir ki kararsızlık ALLAH’ı aramakta ve yaptıklarında bir noktada durmayıp sürekli ümmeti muhammedin işlerine koşturmamızdadır.

Bir seviye ömrün yetmemesi demek ALLAH’ı sevmeye ömrün yetmemesi ve doyulmaması demektir.

Cübbe ile döner dönmez demek, seven aşığın arşu ala’ya çıkarak ALLAH aşkından cübbe ile dönmeye başlaması demektir. bu cübbenin uzunluğu kişinin dininin takva derecdesini gösterir. biz de bir gün arşu alaya çıktık ve bembeyaz ve uzun bir cübbeyle aşktan döndük durduk. bir ara cübbem önümden açılır gibi oldu ise de hemen döşümü kapattım ve dönmeye devam ettim.  bunu takvamdaki kısa süreli bir düşüşe bağladım. bu dönme biçimi sade bir biçimde değildi.adeta operalardaki zıplayarak birçok figürü yapma şeklindeydi.

Cübbe ile döner dönmez HAY denmesi bu dönme fiilinin ALLAH’a bağlandığını açık olarak göstermek içindir.

Bu kıtada anlatılan şeyleri  aynen yaşadığımız için böyle yazılmıştır. aynı günlerde çok yüksek bir iman ve cezbe yaşadığımızı ve hacca gittiğimiz 1995 yılında olduğunu söylemeliyim.

 

aşık ahi kul ahmede yazmak nasib olmuştur

17 Şubat 2013
Okunma
bosluk

Aşkın yeli (Varsağı)

Yörü bre yaren ağa

Senden âlâ yar olma mı?

Kışda yaylayan güzelin

Yanakları al olma mı?

 

Yaren kalbi çifte çotar

Her birinde güller biter

Bir yiğide iki düşer

Birin seven del’olma mı?

 

Yürek düşer bir zalime

Allar giyer el gördüye

Selam saldım nazlı yare

Ayrı düşmek zül’olma mı?

 

Yollar ince uzun gider

Uzun diye seven nider

Bahar gelmiş yazı geçer

Güzleyince bir olma mı?

 

Bugün yari düşte gördüm

Gördüm amma hayra yordum

Varıp güzellere sordum

Onbeşinde yar olma mı?

 

Hey ağalar zorlu beyler

Otağ kurmuş Yörük kızlar

Öteden sırnaşır canlar

Ayrılanlar bir olma mı?

 

Ben seni sevdim seveli

Alı mordan yar seçeli

Bahasıdır can vereli

Bencileyin kul olma mı?

 

Başı duman zorlu dağlar

Yaylasında kızlar eyler

Yarden ayrı düşen kullar

Yanıp yanıp kül olma mı?

 

Yarim giyer al yemeni

Kemha sarar gül bedeni

Emen bilir şol lebleri

Ölüp ölüp sorulma mı ?

 

Onbeşinde bir yar sevdim

Turnalarla selam saldım

Mah yüzünü huri sandım

Nur içinde sevilme mi?

 

Gül dikensiz olmaz imiş

Bülbül güle canan olmuş

Benim yarim can istemiş

Yar deyip de geçilme mi?

 

Ölmeden bir dem sürmedim

Kara toprak ben ölmedim

Öldüm öldüm de yitmedim

Aşk içinde yelinme mi?

 

Aşık Ahmet yanar imiş

İman kaşı aşka düşmüş

Muhammed’li yolda ölmüş

Hakk yanında kul olma mı?

 

 

Not: VARSAĞ    Özel bir ezgiyle söylenen koşmaya denir.  Önce Güney Anadolu’da yaşayan Varsak Türkleri tarafından söylendiği için bu adla  anılır. Semâiye benzer. Hece ölçüsünün en çok sekizli kalıbıyla yazılır. 4+4  duraklı veya duraksız olur. Kafiye şeması şöyledir: Xaxa bbba  ccca.

Semâiden ezgi  yönüyle ayrılır. Varsağı yiğitçe bir havayla okunur. Çokluk içinde “bre”, “hey”,  “hey gidi”, gibi ünlemler yer alır. Bu ünlemlerin bulunmadığı varsağılar  ezgisiyle fark edilir. Güney  Anadolu’da Maraş’tan Mersin’e kadar uzayan bölgede yaşayan Varsak Türkleri,  Selçuklular zamanında Anadolu’ya yerleşmişlerdi. Varsağı, Varsak Türkleri’nin  kendilerine özgü bir ezgiyle söyledikleri türkü biçimidir. Halk edebiyatında en çok varsağı söyleyen aşık, Karacaoğlan’dır. 

 

 

 

aşık ahi kul ahmede yazmak nasib olmuştur

 

20 Ocak 2013
Okunma
bosluk
kırşehir Son Yazılar FriendFeed

Dili Seç

cami alttan ısıtma
halı altı ısıtma
cami ısıtma
cami ısıtma