çatarım yaranıma

Çatarım yaranıma

Bize yarenler geldi

Can viran cananıma

Bize yarenler geldi

            *** 

Kim ki kendini bildi

Er elin biat etti           

Hak tövbe nasip kıldı    

Bize erenler geldi

               *** 

İlmi batından öter

Kendi özü gül bahar

El alan kullar uçar

Bize ak kuşlar geldi

               ***

Dervişin gözü sulu

Ben nideyim dünü günü

Yar canını kes demiş

Bize minnetler geldi

                ***

Ahmed kulun sevindi

Dost kalmadı yerindi

Senin dostluğun vardı

Bize sevenler geldi

kul ahmed

4 Temmuz 2011
Okunma
bosluk

eyvah

Bülbül öter seherlerde gül için

Gül baharda açmış görmedim eyvah

Bir bağ yeşerir lale gül için

Gül zamanı geçmiş duymadım eyvah

                     ***

Dedim bu bağların baharı çeker

Dedi lale sümbül gül bülbül öter

Dedim cümlesinin haktan fehmi var

Naz zamanı geçmiş bilmedim eyvah

                             ***

Dedim ki dağların taze karı var

Dedi getir pekmez ile karıver

Dedim güneş buhar burcundan aşar

Kar zamanı geçmiş bilmedim eyvah

                          ***

Dedim yaz mı güze evvel yanaştı

Gül kurudu bülbül gülü terketti

Gazeller has bahçeleri soldurdu

Güz zamanı gelmiş görmedim eyvah

                          ***

Dedim ey dilber güzle güzelleştin

Dedi bir deste gül gönlümü çaldın

Dedim aklar düşmüş ne tez kocaldım

Hak zamanı gelmiş duymadım eyvah

                        ***

Dedim işte geldi vaktin salası

Dedi geçti lale gülün zamanı

Dedim hani bu bağların yaranı

Kış zamanı göçmüş bilmedim eyvah

                            ***

Dedim bir vakit ayak sürürdün hey

Dedi vakit geldi gir başını ey

Dedim dizler beller gözler çekik ney

Göç zamanı gelmiş bilmedim eyvah

 kul ahmed

4 Temmuz 2011
Okunma
bosluk

sazım

Ben çalarım sazımı efkara

Gizli sırlarımı aşikar etme

Lal olsun dilin söyleme yada

Gizli sırlarımı aşikar etme

                   ***

Her sırrımı seninle paylaştım

Seni dertlerime tabip kıldım

Mani dizdim türkü yaylakladım

Gizli dostlarımı aşikar etme

                 ***

Bahçede dut iken şekerdi tadın

Kondu mu bülbül ahu zar içun

Usta elinden saz olup çıktın

Gizli hallerimi aşikar etme

                    ***

Kul ahmed söyler sana derdini

Açar mı hakikatin sırrını

Zülfikare verir kim boynunu

Gizli hikmetini aşikar etme

 kul ahmed

4 Temmuz 2011
Okunma
bosluk

deli gönül

Deli gönül tarlalarda dolanmaz

Dolanırsa yazılarda el olur

Dertsiz aş’şa gönüllerde yer olmaz

Salınırsa türkülerde zar olur

                 *** 

Deli gönül dellenmiş gömlek içinde

Kim aklın severse dünya içinde

Deliler arşa çıkmış aklı koyunca

Yazılırsa levhinde yaran olur

                ***

Deli gönül çimenlerde gül arar

Yedi iklim dört bucakta kul arar

Sazı çalar gönlü söyler türküler

Muhabbetle otağında giz olur

                   ***

Vara geldim deli gönül yar olmadı

Beşe aldım üçe sattım kar etmedi

Gönül kullar içinde dost bulmadı

Dostlarının hası rabbe kul olur

                   ***

Kırk sopa vurdum da akıllanmadı

Deli, yaptığına hesap vermedi

Kuran okur namaz kılar yetmedi

Rahmanın kapısında divan durur

                     ***

Kırklar yediler gelir onu sorar

Çocuklarla ata biner top oynar

Varır kadir gecesi şarap içer

Zemzemin şişesinde huş olur

                       ***

Çok çekerim bu deliden çare yok

Alan almış satan satmış yare çok

Kulların içinde böyle behlül yok

Velilerin nazarında şeyh olur

                      ***

Arşa çıktım dönerim nur içinde

Nurum arşa vurmuş göz göz içinde

Cübbeme sarıldım hal din içinde

Meleklerin namazına adem olur

                     ***

Miraca bostan yaptım suyu gökten

Gül dahi dikerim rengi haktan

Kul olanlara veririm şalaktan

Fakirlerin niyazında badem olur

kul ahmed

4 Temmuz 2011
Okunma
bosluk
kırşehir Son Yazılar FriendFeed

Dili Seç

cami alttan ısıtma
halı altı ısıtma
cami ısıtma
cami ısıtma